İSYAN...
EMİN VAROL
24-09-2018 14:33
Evet, şu anda başlıktaki gibi, isyan halindeyim.
Neden mi?
Anlatayım.
Turizm Cenneti, Bodrum Türkbükü'ndeki Hekimköy Sahil Sitesi oto parkında, önümde duran arabanın yürümesini bekliyorum. Herhalde o da, önündeki bariyerin açılmasını bekliyor diye düşünüyorum...
Birkaç dakika sonra bir genç bir kız koşarak önümdeki arabanın yanına geliyor, şoför koltuğundaki sürücüye birtakım kağıtlar uzatıyor.
Aracın, bariyerin açılmasını değil, (sonradan kızı olduğunu öğrendiğim) genç kızın getireceği kağıtları beklediğini anlıyorum ve artık yürür diye düşünmeye başlıyorum.
Evet, yürüyor!
Ama öne değil, büyük bir hızla geriye doğru geliyorve aracımın ön tarafına çarpıyor. Tampon geriye gidiyor ve sol ön çamurluk çöküyor.
Sürücünün,çarpmadan önce koltuğunda vites koluyla mücadele eder gibi bir hali vardı zaten...
İsyan başlıyor
İlk çarpma sesinden sonra iki elimi yana açarak genç kıza bakıyorum "gördün mü yaptığını?" der gibi. "İleriye gitmesi gerekirken geriye geldi, gördün mü?" der gibi...
Ama,genç kız sakinliğidikkatimi çekiyor.
Bu arada şoför koltuğundaki sürücü aşağı iniyor.
Sol kolunu tutamadığı, sağ koluyla destek verdiği dikkatimi çekti. Daha dikkatli bakınca, vücudunun sol tarafında "felçlimsi" bir rahatsızlık olduğunu gözlüyorum.
Sol kolunu yukarıda tutmaya çalışarak yanıma geliyor ve özür diliyor. "Görmedim, kusura bakmayın. Sigoryam herşeyi halleder." diyor.
Acelesi varmış gibi tekrar aracına doğru yürüyor. Bu arada,artık kızı olduğu kesinlik kazanan genç kız babasına, "baba acele et, hava alanına geç kalacaksın" diye bağırıyor.
Pes yani, otoparkta kaza yapan "felçlimsi" sürücü, bu durumda 40 km uzaklıktaki Bodrum Havaalanı'na nasıl gidecekti?
Bu durumda nasıl araba kullanıyordu?
Bu kadar rahatlık, benim isyanımın başlangıcı oldu.
"Tamam kaza yaptım. Sigortam öder. Gerisini o halletsin" gibi hareketlerle, tekrar aracına binmek üzere olan sürücüye, "bir dakika" dedimçKazanın bir fotoğrafını çekebilmek için birkaçdakika izin istedim!
Yurttaşlık Bilgisi okumuş bir insan olarak, Jandarmaya haber verip, "özürlü" bu sürücünün hava alanına gitmesine engel olmak istedim. Başkasına veya kendisine zarar vermesine engel olmak istedim.
Ama,niye yapmadım bilmiyorum. Belki aynı sitede oturduğumuz ve aynı sahilde denize girdiğimiz, yani "Sitedaş" olduğumuz gibi basit bir düşünceyle yapmadım.
Çektiğim eziyetleri görünce, şimdi ise farklı düşünüyorum. Hiç sevmediğim "Keşke" kelimesi ileboğuşuyorum.
Sürücü, sol koluna, sağ eliylea hakim olmaya çalışarak,yeniden direksiyona geçti ve açılanbariyerden geçerek havaalanına doğru yola çıktı.
Kızı da eve döndü.
Onlar için, "Sigortam öder" dedi ve iş bitti. Tatile devam.
Benim için ise macera yeni başlıyor.
Tabii isyanın ikinci bölümü de...
Mağdur olan, arabasına çarpılan ben, aracıma çarpılan otoparkta kala kaldım. Üstelik yeni bir mağduriyet sürecinin başındaydım.
Kaza tespit raporu dolacak, karşı tarafın sigortası ile irtibata geçilecek. Onların Bodrum'da anlaşmalı tamircileri bulunacak, araç o garajlardan birine çekilecek, hasar dosyası açılacak, eksper ve yazacağı rapor beklenecek, aracın tamirine başlanacak ve ne zaman biteceği belirsiz tamir süreci...
Bu süreç içinde arabasız kalacağızve toplu taşım araçlarına mahkum olacağız.
Mağduriyeti ikiye katlanan kim, sevgili okurlarım?
Otoparkta, ilk işim arkamdaki aracın plakasını almak oldu.
Ne olur, ne olmaz. Burası Türkiye. Belki, "felçlimsi" sürücü, hava alanından dönünce, " bana vurmadığını veya benim ona vurduğumu" iddia eder diye görgü tanığı aradım.
Sanki,kazayı ben yapmışım gibi...
Beyefendi, hava alanından dönüp evinde dinlenirken, arkadaşlarımdan bulduğum kaza tespit tutanağını doldurarak kendisine imzalattım.
Ehliyet, ruhsat ve sigorta poliçesini de rica ettim.
Sigorta poliçesinde yazan sigorta şirketini aradım. Bodrum'da anlaşmalı oldukları tamircilerin (4 adet) telefon numaralarını alarak tek tek aradım. Eylül sonuna kadar dolu olduklarını söyleyince beynimden vurulmuşa döndüm.
Yani, Eylül ayı sonuna kadar arabasız kalma tehlikesi vardı.
Kazayı yapan tatile devam ediyor. Ben ise çarptığı aracımı tamir ettirmeye...
Mağdur kim sevgili okurlarım?
Mir Oto kaporta'ya evrakları gönderdim. Hasar dosyası açılması için aracın garaja çekilmesi gerekiyormuş. Eyvah, arabasızlık süreci başlıyordu..
Mecburen,aracı Konacık'taki garaja çektikten sonra toplu taşımla Hekimköy'deki evimize döndük. Tatilde, üstelik Hekimköy gibi bir sitede en büyük eziyet,araçsız kalmaktır. İşte bu eziyetin ilk günündeyiz.
Mağdur kim sevgili okurlarım?
Tamircide hasar dosyası açıldı. Ancaki tamire başlanması için eksperin gelmesi ve raporunu yazması beklendi.
Bu yazıyı yazdığım gün Eksper, bir hafta sonra lütfedip gelmiş, ancak raporunu henüz yazmadığı için tamire başlanamıyor. (Sanki ekonomi raporu yazıyor)
Şu anda eksperin raporu bekleniyor. Hasarın ne kadarını kabul edeceği bilinmiyor. Ardından tamir süreci başlayacak. Ne kadar süreceği de belli değil.
Bin kere mağdur olan, kim sevgili okurlarım?
Siz olsanız bu sisteme isyan etmez misiniz?
Aracıma çarpan ,"felçlimsi" sürücü, halen trafikte araç kullanıyor. Artan zamanında denize giriyor, tatiline devam ediyor.
Ben ise eve mahkum, sisteme isyan etmeye devam ediyorum...
- 10-01-2019 AK Parti, Mehmet Kocadon'a Muğla'yı teklif etti!
- 10-12-2018 DÜŞÜK PROFİL
- 06-12-2018 KULİS GERİLİMİ
- 05-10-2018 İğne...
- 02-10-2018 Vekil salonda, Bakan balkonda, Meclis Başkanı ara katta...
- 24-09-2018 İSYAN...
- 14-09-2018 Son Başbakan!
- 21-06-2018 TSK, kritik sulardaki gücünü gösterdi
- 20-06-2018 KKTC, Türkiye’deki seçimleri bekliyor...
- 20-06-2018 İki Kaptan Hikayesi...
- 26-05-2018 CHP'de Vekil Olmak!
- 23-05-2018 Meclis'in yeni çiçekleri
- 23-04-2018 Aynaya bakması gereken kim?
- 19-02-2018 Ankara'dan Bir ABD Dışişleri Bakanı Geçti..
- 11-02-2018 Doğal afetlerde, erkeklerin 5 katı kadın ölüyor
- 05-02-2018 Öztürk: "Ak Parti'ye girseydim, anıtımı dikerlerdi"
- 05-02-2018 CHP'de, "İmece usulü" yarış...
- 29-01-2018 Kılıçdaroğlu’nda Kurultay Rahatlığı
- 15-01-2018 Kasiyerlere dikkat..
- 10-01-2018 Yunanistan'dan yeni yıl mesajı..
- 28-12-2017 Türkiye'de Alman İzleri.
- 07-12-2017 Erken Seçim; 16 Temmuz 2018'de mi?
- 14-11-2017 Ak Parti'de başkanlık çatlağı
- 10-11-2017 Yaşar Tüzün Frak giyecek mi?
- 04-11-2017 Külliyede "gölge kabine"
- 15-10-2017 Erdoğan, Erdoğan'a karşı!
- 22-08-2017 Akşener, ABD Büyükelçisi ile görüşmedi
- 05-08-2017 Yüksek Askeri Şura Nostaljisi
- 17-07-2017 Frak
- 11-07-2017 Bodrum Adaları'na Türk Bayrağı Dikme Kampanyası!
- 29-05-2017 Başbakanlık Muhabiri!
- 26-05-2017 CHP, Demokrat Parti yakınlaşması
- 22-05-2017 Fes ve demokrasi...
- 14-05-2017 Sahillere kim sıkıştı?
- 09-05-2017 Gazeteci müsveddesi...
- 04-05-2017 Erdoğan, beni doğruladı...
- 25-04-2017 Bahçeli, ayağa neden kalkmadı?
- 23-04-2017 Bodrum’a yüzde 20’lik anayasa...
- 03-04-2017 Sirtaki ve Zeybek..
- 20-03-2017 Çöp'ün Seyir Defteri…
- 13-03-2017 Senaryo...
- 26-02-2017 Hamaset kazanacak
- 17-02-2017 ABD, Türk Topraklarını mı Kullanacak?
- 13-02-2017 Hayır için, "Sekreterya" kuruluyor.
- 04-02-2017 Yunanistan’la da 'Barış Süreci' bitti!
- 01-02-2017 “Millet Adına !”
- 23-01-2017 ''Ya, hayır çıkarsa? ”
- 18-01-2017 Sivil hedefler...
- 16-12-2016 Cinsel istismar!
- 16-12-2016 Türkiye’de sistem zorlaması pahalıya yol açacağa benziyor
- 09-12-2016 1064 numaralı oda...
Hava Durumu
Yazarlar
Köşe yazılarının tüm adli sorumluluğu yazarına aittir.